Dünya nüfusunun 8 milyarı geçmesi ile birlikte artan tüketim pek çok atığı da beraberinde getirmiştir. Her yıl 2 milyar tondan fazla çöpü global olarak doğaya bırakırken, bunların hepsinin çöp olmadığının bilincinin farkında değiliz ne yazık ki. ''Her atık, çöp değildir.'' Metal, plastik, cam, pet, naylon, PVC gibi kullanılmış atıklar, geri dönüşüm yolu ile tekrar üretime kazandırılabilmekte, ham madde ihtiyaçlarını bir nebze olsun karşılayabilmektedir. TÜİK verilerine göre ülkemizde de 4.6 milyon tonu tehlikeli atık olmak üzere, toplam 2.9 milyon ton imalat sanayi atığı oluşmuştur bu rakamın %56 sı lisanslı geri kazanım tesislerinde yeniden üretime kazandırılırken, geri kalan kısmı da çeşitli yöntemlerle bertaraf edilmiştir. Bu kadar büyük çaplı rakamlara sahip atıkların çevre ve atmosfere verebileceği zararlar çok büyüktür hiç tartışmasız. Amerika global olarak en fazla atık çıkaran ülke konumunda ilk sıralara yükselirken, Almanya en fazla geri dönüşüm çalışmaları ile zirveyi zorlamaktadır. Avrupa'nın Asya ülkelerine gönderdiği çöp yığınları ise artık ülkeler arasında gerginlik yaşanmasına sebep olacak düzeylere gelmiştir. Kitlesel olarak bilinçlenilmesi, çöp ile atık ayrımının yapılabilmesi ve çevreye saygı duyulabilmesi insanlığın geleceği için gerçekten önem arz eden başlıklar haline gelmiştir. Bu tüketim çılgınlığı ve beraberinde gelen üretim artışı devam ettiği müddetçe ne atmosferimiz ne de toprak anamız bu gidişata dayanabilecek ve kötü senaryolar insanlık için yazılmaya devam edecektir.